Bana toprak kaç yaşındadır diye sorsalar, bu soruyu yıldızlara sorun derim.
Sorun yıldızlara bu topraklar üzerinden kaç kavim, kaç medeniyet, gelip geçti.
Izdırap, gözyaşı ve ümit.
Galiba insanlığın kaderi.
Bir de sevgi!
Hayatın mayası sevgi.
Sevgi olmasa idi Yüce Yaratan bizi ve Kâinatı yaratır mıydı?
Obje ve olaylara yön verir miydi?
Ve şair şiir yazabilir miydi?
Bu sevgi ve inançla YAŞAYAN GÜZEL TÜRKÇEMİZ ile Türk şiirinin yeni altın çağlarına!..
Fikret AKIN
HÜZÜNLÜ BAHAR
Bu bahar var hüzün gönül ufkumda,
Gülbahçem tarumar,bülbülüm yasta.
Çiçekler açmadı yine ruhumda,
Dizlerim dermansız,yüreğim hasta.
Sisli bir karanlık kaplarken koyu,
Aldığım yola bak,bir arpa boyu,
Huzurumu çaldı,iblisin soyu,
Çığlıklar gizlidir,duyduğum seste.
Asude bir ömür dileyip durdum,
Her gece,pembece hayaller kurdum,
Yılların yükünü sırtıma vurdum,
Hicranla çalındı o mahur beste.
Gönlüm bir sevdanın emir eridir,
Yüreğim bu yüzden yangın yeridir,
Derbeder ömrümün son seferidir,
Aheste çek kürekleri aheste.
Ömrümce hep gergin tuttum yayları,
Mazide bıraktım geçmiş ayları,
Gönül ateşiyle demle çayları,
Daha ne beklersin be Koca Usta.
Hırçın dalgaları sahilde bırak,
Sanki canevimde başladı firak,
Mutluluk ülkesi bize çok ırak,
Ben ki; kaderime koymuşum posta.
Sızmış reçineler çamın kanıdır,
Vuslatın ömrümün mutlu anıdır,
Gülyüzlüm ömrümün tek cananıdır,
Adını söylerim her bir nefeste!…