Ülkemizde demokrasinin ikamesi için 12 eylül referandumu ile gerçek manada bir fırsat doğmuştur.Bu fırsatın oluşumu üç asır gibi bir zaman sürecinde ancak olgunlaşabilmiştir… Milletimizin referandum gerçeğini iyi tahlil etmesi gereklidir.Gereklidir zira milletimize başka bir kurtuluş yolu gözükmüyor.Rol taksimlerinde bu vatanın asli unsurlarına hayat hakkı tanınmıyor,milletimize rol paylaşımlarında paryalık ve vesayete kurbanlık var. Vatan evlatları ‘’vesayetin iktidarı’’nın devamını sağlamak için türkü ile kürdü ile kurban ediliyorlar.İhmallerin hesabı sorulmuyor, sorulamıyor…
Bulunduğumuz coğrafyada şartlar bizleri farklı kılıyor. Bir yerde her şeyi ile yaşlanan Avrupa Kıtası diğer bir yerde sömürgeden yarı kurtulmuş veya hiç kurtulamamış yoksul ve eğitimsiz 3. Dünya Ülkeleri bir yerde de kimliğini arayan Araftaki Ülkeler. Dünyanın en önemli stratejik bölgesinde her şeyi ile bu dünyanın yükünü çekmeye ,kalkındırmaya ve dünya barışını tesis etmeye hazır bir Türkiye .
Dünyada Türkiye ye engel çıkaracak ikinci bir güç yok. Tek engel içimizdeki ‘’derin fecaat cephesi’’.Bu cepheyi edilebiliyorsa ıslah etmek , olmuyorsa tarihin derinliklerine göndermek bu milletin asli vazifesi olmuştur.Bu sürecin başlatılması için 12 eylül referandumunda EVET oyu vermek icap eder.
Referanduma siyasi boyut kazandırmamalı ,herhangi bir partinin programı dahilinde değerlendirmemelidir. Referandumu siyasi bir partinin güven oylamasına dönüştürmek ‘’derin fecaat cephesi’’nin ekmeğine yağ sürmektir.Her hangi bir parti ile hesabınız varsa referandumdan 10 ay sonra genel seçimler var .
Türkiye de Demokrasinin gereği olan bir unsur işletilmeye çalışılmaktadır . Referandum anayasayı değiştirme yetkisinin halka bırakılmasından başka bir şey değildir.
Referandumda yüksek seviyede evet sonucunun çıkması anayasa değişikliği ile yakın vadede temel hak ve özgürlükleri koruma altına alacak Türkiye’nin hukuk devleti olmasını tescilleyecektir.
Aksi bir durumda Türkiye de kaoslar,krizler ,buhranlar ve ‘’terör bitmeyecek’’ ,vatan evlatları türkü ile kürdü ,bir çok unsur ölmeye devam edecek, kaostan beslenen ‘’derin fecaat cephesi’’nin değirmenine su taşımak olacaktır. Ve ki barışa ve huzura muhtaç yaşlı Dünya BAŞKA BİR BAHARI HEP BEKLEYİP DURACAKTIR…
02/08/2010