Sevmek ve sevdiğimizle bir ömrü paylaşmak…
Acısıyla, tatlısıyla; üzüntüsü ve sevinciyle; varlığı ve yokluğuyla her türlü hayat şartlarında, ne olursa olsun, hep yanımızda olacak bir Hayat arkadaşına hangimiz özlem duymuyoruz ki…
Evliysek eşimizin, bekârsak evleneceğimiz insanın bu zorlu hayat mücadelesinde hep yanımızda olmasını arzularız. Hayat, hep güllük gülistanlık değildir… Çoğu zaman en zor sınavlara tabi tutar bizi ve yapmadığı eziyet kalmaz bizlere… Çoğu zaman da o güzel yüzünü gösterir ve mutluluktan sarhoşa çevirir bizleri…
İyi ve güzel günde yanımızda olan sevgili, kötü ve zor an’larımızda yanımızda olmuyorsa, o sevgiye sevgi denilir mi hiç?
Eş olmak, hayatın son demine kadar aynı yolda ve aynı amaç için iki farklı bedende, tek bir ruh olarak yürümek demektir… Acıya birlikte katlanmak, zorlukları birlikte aşmak ve sonunda da mutluluğu birlikte yaşamak demektir.
Yarın çocuklar evlenip gidince, dost denilen insanlar terk edince ve yalnızlık, evin bir odasında kendini gösterince işte gerçek sevgi o zaman ortaya çıkar ve iki farklı bedeni tek bir ruh haline dönüştürür.
Sevgi, “Seni Seviyorum” dan ibaret değildir, olamaz da…. Sevgi, sevdiğin insana sadece bir gün değil; yaşanılan her gün özel olduğunu hissettirmektir. Dokunuşunla, bakışınla ve davranışınla “Her zaman yanındayım” diyebilmektir…
Hayatınızı güzelleştirecek ve yaşamınıza anlam katacak doğru insanı yani hayat arkadaşınızı bulmanızı; eğer bulduysanız onunla bir ömür boyu mutlu bir şekilde yaşamanızı diler iyi bir hafta geçirmenizi dilerim.