Türk kızıyım nenem dedem Türk benim
Astarım, kumaşım, bezim Türkçedir
Ana sütüm, ana dilim görk benim
Tepeden tırnağa özüm Türkçedir…
Bilge Kağan yazıtında ben varım
Kutadgu Bilig’de parlayan harım
Ta Ergenekon’da inliyor zarım
Ağıtım, destanım, sözüm Türkçedir.
Kabartay’ım, Abaza’yım,Tatar’ım
Kırgız, Uygur yüreğinde atarım
Konuştuğum dile sevgi katarım
Kafkasım, Özbekim, lazım Türkçedir…
Sevdalıyım lügatime dilime
Aşk sırıdım ilmek ilmek kilime
Mızrabı vururken gönül telime
Tamburum, kemanım, sazım Türkçedir…
Sevgiliye ne maniler dizdim ben
Aşk uğruna diyar diyar gezdim ben
Ucu yanık az mı mektup yazdım ben
İşmarım Türkçedir, nazım Türkçedir…
Binlerce seneye dayanır köküm
Ana sütü gibi temiz ve akım
Sanmayın kimsesiz, vallahi çokum
Atam dedem, oğlum, kızım Türkçedir.
Yaz gelince koyun kuzu kırkarım
Çıkrığı çevirir iplik bükerim
İğneyi ucluklar fistan dikerim
Çuvaldızım Türkçe, biz’im Türkçedir
Dünür için görücüye gelinir
Çeyizlere yorgan döşek ilinir
Bala doğar höllük ile belenir
Astarım Türkçedir, yüzüm Türkçedir
Batıya özenir benim kuşağım
Konuşmaz dilimi oğlum uşağım
Tıngır mıngır sallanırken beşiğim
İçimde kanayan sızım Türkçedir.
Bülbül figan eyler ata yurdumda
Bacım can çekişir Çin’in elinde
Asimile olmuş Uygur dilinde
Ataşım Türkçedir, közüm Türkçedir.
Köklü bir dilim ben ulu çınarım
Çağlayarak akan görklü pınarım
Bir derviş misali göçer konarım
Heybemdeki unum, tuzum Türkçedir.
Nurgül KAYNAR YÜCE/ K. MARAŞ
Her hakkı saklıdır