Azalıyor kabir ile aramız,
Dostlar birer birer göçüp gittiler.
Ne zaman bilinmez ama sıramız,
Hepsi birden bire uçup gittiler.
Çıkacağız bu dünyanın kolundan,
Olgun meyve düşer gibi dalından,
Dost omzunda mezarlığın yolundan,
Ahirete kanat açıp gittiler.
Böyle işler her dem İlâhî yasa,
Öğütür hayatı çile, gam tasa,
Arkada kalanlar düşerler yasa,
Artlarından hüzün saçıp gittiler.
Dünya şöyle bir kenara itince,
Sağlık, sıhhat, yavaş yavaş yitince,
Ömür sermayesi bir gün bitince,
Ecel şerbetinden içip gittiler.
Ebedi kalanı göster cihanda,
Bütün sevgililer hep öte yanda,
Üç beş zaman oyalanıp bu handa,
Mezar kapısından geçip gittiler.
Yenildiler bu dünyanın bârına,
Bakmadılar ticaretin kârına,
Attılar her şeyi arkalarına,
Ebedî âlemi seçip gittiler.
Ölümünü konu komşu duydular,
Esvapların birer birer soydular,
Namaz için musallaya koydular,
Üç beş metre kefen biçip gittiler.
İbrahim Sağır
Gittiler
Ölümünü konu komşu duydular, Esvapların birer birer soydular, Namaz için musallaya koydular, Üç beş metre kefen biçip gittiler. İbrahim Sağır